Geçtiğimiz hafta, 11. sınıf öğrencilerimizle birlikte Tevfik Fikret’in evi Âşiyan’ı ziyaret ettik. Servet-i Fünun Dönemi’nin ünlü sanatçısının müzeye çevrilen evi, eşsiz Boğaz manzarasıyla karşıladı bizi ilk önce. Müzeye girince de Abdülmecid’in yapıp Tevfik Fikret’e hediye ettiği o meşhur Sis tablosu… Tablo, Fikret’in “Sis” şiirinde hissettiklerini çok güzel yakalamıştı. Öğrencilerimiz için sınıfta okuyup üzerinde konuştuğumuz bu şiir daha bir anlam kazandı.
Sanatçının odalarında yer alan ünlü edebiyat isimlerinin tabloları ve fotoğrafları, bizi geçmişte bir geziye çıkardı. Türk edebiyatının ilk feminist sanatçısı Şair Nigâr Hanım’ı fotoğrafları ve kitapları aracılığıyla tanıdı çocuklar. Derslerde hep sözünü edip eserlerini okuduğumuz Abdülhak Hâmit, Recaizade Mahmut Ekrem, Hüseyin Cahit Yalçın gibi isimlerin fotoğrafları da dikkat çekiciydi.
Sanatçının üst katta yer alan yatak odasında Boğaz’a, onun “Mai Deniz”ine açılan penceresi ve evin arkasına yaptırdığı merdiven, öğrencilerimizin; Tevfik Fikret’in içinde bulunduğu İstibdat yıllarında yaşadığı bunalımla yazdığı şiirleri daha iyi anlamasını sağladı.
Pek çok öğrencimiz, Âşiyan’ı umduğundan daha çok beğendiğini, kendini Tevfik Fikret’in yerine koyabildiğini ve şiirlerindeki o hüzün havasını Âşiyan’da hissettiğini dile getirdi.
Gezi, ünlü Âşiyan Yokuşu’ndan inerken oradan çıkıp inmiş pek çok sanatçıyı hatırlayarak sona erdi.